18 yaşında bir genç kızım. Ailemle beraber Şam’da yaşıyorduk. Ancak savaş hayatımızı alt üst etti. Çatışmaların şiddeti her geçen gün arttı. Muharebeler, ölümler ve zulümler artık dayanılmaz boyuta ulaşmıştı. Başka bir çaremiz kalmamıştı. Canımızı kurtarmak için Türkiye’ye sığındık. Sığınılacak ülke olarak Türkiye’yi seçmemizin iki nedeni vardı. Birincisi, Türkiye bize coğrafi olarak yakındı. İkinci olarak Türkiye’nin gelenekleri ve adetleri bizim kültürümüzle benzerdi.
2019 yılında Türkiye’ye geldik. Önce savaş, sonra göç… Maddi durumumuz çok kötüydü. İlk zamanlar çok zorlu geçti. Ancak daha sonra babam bir iş bulabildi ve bir nebze olsun rahatladık. Rahatladık dediysem de... Eksiklerimizi giderebilecek güçte değildik hala. Tek çözüm benim de iş aramamdı. Okulda da başarı gösteremiyordum. Yaşadığımız tüm zorlukların yanında Türkçe öğrenmek ve derslerime adapte olabilmem imkansızdı. Mecburen bir tekstil atölyesinde işe başladım.
İlk başlarda Türklerin bize karşı tutumu kötü değildi. Ancak zamanla ırkçılık çok arttı. Türkiye’de ekonomik sıkıntıların artması ve konut fiyatlarının yükselmesi Suriyelilere yönelik saldırıları, dolandırıcılığı ve hatta cinayetleri arttırdı. Tüm bu korkunç gelişmelerin üstüne, diğer yandan da zor şartlar altında uzun saatler çalıştırılıyorduk.
Kardeşim Suriyelileri bu ülkede istemeyen Türkler tarafından dövüldü, eşyaları çalındı. Zavallı kardeşimi öldüresiye dövmüşlerdi. Hatta bu şiddet birden çok kez tekrarlandı. Oysa biz yalnızca zorluklara katlanarak sessizce huzurlu bir yaşam sürmeye çabalıyorduk.
Pek çok Suriyeli daha iyi bir hayat umuduyla Avrupa’ya sığınmaya çalıştı. Çoğu yollarda kayboldu, öldü. Bu yol onların serbestçe seçtiği değil, seçmek zorunda bırakıldıkları bir ölüm yoluydu.
Herşeye rağmen Allah’a şükürler olsun. Umarım bir gün ülkem güven ve huzur içinde olur. Ben de dönüp eğitimimi tamamlayabilirim.
Umudumuzu kaybetmeyeceğiz!
- Suriyeli Sare 18 yaşında, 5 yıldır Türkiye’de, şu anda bir ambalaj atölyesinde çalışıyor.
Gurbet Hikayeleri Türkiye'deki göçmenlerin şahsi deneyimlerinin kamuoyu ile buluşmasını hedefleyen aracı bir mecradır. Bu yazı yazarın şahsi tanıklığını yansıtmaktadır.